İstanbul Uluslararası Havalimanı'na varışınızda karşılanacak ve Sultanahmet'teki otelinize transfer edileceksiniz.
DAY 2
2. GÜN: Rehberiniz kahvaltıdan sonra Osmanlı İstanbul'unu gezmek için sizinle buluşacak. Kısa bir yürüyüşle 1616'da tamamlanan Sultanahmet Camii'ne varacaksınız. Bir sonraki durağımız Topkapı Sarayı olacak. Sadece bir saray değil, Sultanlar tarafından yaklaşık beş yüzyıl boyunca biriktirilen koleksiyonları barındıran bir müzeler topluluğu. Ziyaretimiz sizi ayrıca İmparatorluk Ailesi'nin ikamet ettiği ünlü Harem'e götürecek. Daha sonra, yerel bir restoranda öğle yemeği için eski "Divan Yolu" olan ve artık yoğun bir ana cadde olan Divan Yolu'na doğru yürüyoruz. Daha sonra, 1561'de Mimar Sinan tarafından tasarlanan Rüstem Paşa Camii'ne doğru eski Arnavut kaldırımlı sokaklardan yürüyoruz ve ardından Süveyş Kanalı olmadığı bir zamanda Ceneviz ve Venedik mallarının satıldığı Baharat Pazarı'na gidiyoruz ve Doğu'dan gelen tüm baharatlar da Mısır'daki gemilere yüklendikten sonra buraya getiriliyordu. Turumuzu, hepsinin en büyük Çarşısı olan Kapalıçarşı'yı ziyaret ederek sonlandırıyoruz; burası dünyadaki en sıra dışı alışveriş deneyimlerinden biri.
DAY 3
3. GÜN: İstanbul'daki ikinci günümüzde bir dizi Bizans kalıntısına gidiyoruz. Önce bir zamanlar Bizans Hipodromu olan büyük meydana doğru yürüyoruz. Şimdi ise Sultanahmet Camii, Ayasofya ve Yerebatan Sarnıcı ile çevrili büyük bir park alanı. Hipodrom, Bizans döneminden kalma Duvarlı Sütun, Yılanlı Sütun ve Mısır Dikilitaşını sergiliyor ve Alman Çeşmesi Hipodrom'un kuzey ucunda yer alıyor. Ardından dünyanın en önemli Bizans yapısı olan Ayasofya'yı ziyaret ediyoruz. Yerel bir restoranda öğle yemeğinden sonra, Bizans Mozaik Sanatının doruk noktasını görmek için kısa bir sürüşle Kariye Kilisesi'ne gidiyoruz. Turumuzu Yerebatan Sarnıcı olarak da bilinen Yerebatan Sarnıcı'nı ziyaret ederek sonlandırıyoruz.
DAY 4
4. GÜN: İstanbul'daki son günümüzde, rahat bir kahvaltının ardından otelden ayrılıp kısa bir sürüşle Boğaz kıyılarına gidip Dolmabahçe Sarayı'nı ziyaret ediyoruz. Boğaz'a bakan sarayın güzelliği, iç dekorasyonunda kullanılan 14 ton saf altın, paha biçilmez tablolar, mobilyalar ve ünlü Harem bölümüne ek olarak zengin bir Bohem kristali koleksiyonuyla eşsizdir. Sarayları, Osmanlı yalılarını (ahşap Boğaz sahil konakları), Boğaz Köprüsü'nü, kaleleri ve diğerlerini hayranlıkla izleme fırsatı bulacağımız yerel bir feribotla Boğaz'da keyifli bir yolculuğa devam edeceğiz. Yerel bir restoranda öğle yemeğinden sonra, Nevşehir'e erken akşam uçuşu için İstanbul Havaalanı'na transfer ediliyoruz, ardından Kapadokya'daki otelimize bir saatlik transfer yapıyoruz.
DAY 5
5. GÜN: Kapadokya'nın neredeyse Mars'a benzeyen manzarasıyla ilk gerçek karşılaşmamız, kaya oluşumlarının muhteşem olduğu Devrent Vadisi'nde. Zelve Açık Hava Müzesi'nde yürüyüş, mağara evleriyle geçmişe bir yolculuk. Burası, Kapadokya'daki en eski yerleşim yerlerinden biri ve en son terk edilen manastır yerleşimlerinden biri. Zelve'den sonra, rüzgarın sesinin perilerin şarkılarıyla uyum içinde olduğu Paşabağ'ın "peri bacalarını" ziyaret ediyoruz. Buradan, MÖ 2000'den beri pişmiş toprak sanatının merkezi olan Avanos'ta, geleneksel bir seramik atölyesinde bir gösteri için duruyoruz. Avanos'ta öğle yemeğinden sonra, Kapadokya'daki Bizans sanatının en iyi örneklerini görmek için ünlü Göreme Açık Hava Müzesi'ni ziyaret ediyoruz. Bunlar, 10. yüzyıla kadar uzanan freskler ve resimlerle kayaya oyulmuş kiliselerde bulunmaktadır. Turumuzu, Kapadokya vadilerinin panoramik manzarasını sunan Uçhisar Kaya Kalesi'ni ziyaret ederek tamamlıyoruz.
DAY 6
6. GÜN: İlk durağımız Soğanlı Vadisi, farklı tarzda kaya oyma kiliseleri ve freskleriyle tipik bir Kapadokya köyünün yakınında, vahşi bir doğal ortamda bulunan açık hava müzesi. Bundan sonra, "masa üstü" dağlarla çevrili, Kapadokya'nın bozulmamış köylerinden geçerek Mustafapaşa'ya gidiyoruz. Yolda, fresklerini yalnızca meşale ışığıyla görülebilen çok ince bir duman tabakasının arkasına gizleyen Cemil köyü yakınlarındaki Keslik Manastırı'nı ziyaret ediyoruz. Mustafapaşa'da yerel bir ailenin ev sahipliği yaptığı eski bir Rum evinde öğle yemeğinden sonra, Kapadokya'nın birçok yerleşim yerinin en büyük ve en derinlerinden biri olan Kaymaklı Yeraltı Şehri'ne bir gezi ile dünyanın merkezine doğru iniyoruz.
DAY 7
7. GÜN: İstanbul'dan uluslararası uçuşunuza en iyi bağlantıyı sağlayan İstanbul uçuşuna binmek üzere Kapadokya Havalimanı'na transfer.